Dosya
11 Bu makale daha önce Philosophy Kitchen’da yayınlanmıştır. Yazar: Steven DeLay Jean Paul Sartre Varlık ve Hiçlik’te (L’être et le néant) fenomenolojinin yönelimsellik problemini Husserl’in izinden ele alırken şöyle der: “Husserl’in gösterdiği gibi her bilinç bir şeyin bilincidir… Her bilinç bir nesneye ulaşmak için kendini aşması anlamında konumsaldır ve kendini aynı konumlamada tüketir”.22 Jean-Paul Sartre,…
Yazar: Hayrettin Nebi Güdekli Kelamcıların insanın gerçekliğine yönelik yürüttükleri tartışmalarda, bilincin doğası ve insanın bilen özne oluşunu sağlayan bilişsel/zihinsel durumlar ya da özelliklerin kökeni, bu bağlamda zihin-beden ilişkisi gibi günümüzde zihin felsefesinin kapsamında yer alan sorunlarla karşılaşmak oldukça ilgi çekicidir. Bu yazıda insanın doğası ve insanın zihinsel/bilişsel özelliklerinin kökeni sorunuyla ilgili klasik dönem kelamcılarının yaklaşımlarını…
Yazar: Hans-Georg Moeller “Doğu” felsefeleri hakkında “Batılıların” paylaştığı ortak bir önyargı var: Bu önyargıya göre, Doğulular “mistiktir” ve insan bilincini belirli bir yüksek seviyeye çıkarmaya çalışırlar, o bilinç orada tüm evrenle hemhâl olur veya sıra dışı bir aşkın duruma erişir. Önyargılarla ilgili sorun genelde büsbütün yanlış olmaları değil, gerçekliğin karmaşasını çok basit bir basmakalıba indirgemeleridir….
Yazar: Asım Cüneyd Köksal Fıkıh fiillerin hem dünyevi hem uhrevi sonuçlarının aynı bağlamda ifade edildiği bir normatif düzenin ilmidir. Fıkıh fiillerin hem uhrevi (vacib, mendub, mübah, mekruh, haram) hem de dünyevi (sıhhat, fesad, butlan, nefaz, lüzum) hükümlerini belirler. Fiillerin dünyevi ve uhrevi hükümlerini belirlediği gibi, bunların hüsn ve kubh ile alakalarını ortaya koymak suretiyle iyi…
Yazar: Muhammed Bedirhan Bazı tasavvuf terimlerini incelemek ve onlar hakkında yazı yazmak, terimlerin kapsamları, etkileşim alanlarındaki genişlik ve bazen de terimin hem negatif hem pozitif yoruma sahip olması gibi paradokslu yapısı dolayısıyla çok kolay değildir. Buna bir de tasavvufun bilgi ve varlık anlayışının iç içe geçmiş örgüsü de eklendiğinde durum epeyce karmaşıklaşır. Tasavvuf kavramları arasında…
Yazar: V. Metin Demir Modern felsefede epistemolojinin merkezî bir konum edinmesinden itibaren zihnin nasıl işlediğine dair teoriler felsefenin başat konusu hâline gelmiştir. Descartes’ın zihnin doğası ve ruhun yapısına dair öncü görüşlerini, Leibniz ve Spinoza devam ettirmiş, devamında Hume, Locke ve Berkeley bu görüşlere karşı çıkmıştır fakat temel tartışma hep zihnin işleme biçimi etrafında dönmüştür. Psikolojinin…
Yazar: Atila Ataman Kabaca toparlanacak olursa, poetik şuur evreni sürekli müzikal dizelere tercüme etme istenciyken romanesk bilinç insanları sürekli yüzeysel psikolojilerine tahvil etme eğilimidir. Yani, buna göre, Dante bir vahiy ya da ilahiyken Dostoyevski bir çukur ya da çamurdur. Ve Cervantes’in öyküsü poetik şuur ve romanesk bilinç arasındaki karşılaşmayı, bu ikisi arasındaki kavşağı temsil ettiği…
Yazar: Kaan Özkan Bilinç problemi, örtük ya da açık, zihin felsefesi çalışmalarını çok erken dönemlerden itibaren meşgul eden başlıca problemlerdendir. Öte yandan, alanın modellemeye biraz daha yatkın konularındaki görece açıklığın bilinç söz konusu olduğunda yerini bir bulanıklığa bıraktığını söylemek yanlış olmaz. En azından, meseleyi tartışırken hissedilen rahatlık konusunda bunu görmek mümkün. Örneğin algı felsefesi çerçevesindeki…
Yazar: Eyüp Süzgün Bir insani etkinlik olarak felsefe yapmak üzerine çok basit ve açık bir soruyla başlayalım: Bilinçli olmadan bir insan felsefe yapabilir mi? Elbette hayır! Demek ki, felsefe yapabilmenin olmazsa olmaz koşulu bilinçli olmaktır. Peki bir beyne sahip olmadan bilinçli olunabilir mi? Elbette hayır! Tek başına bilinç belki felsefe yapmanın zorunlu koşulunu sağlamış olabilir…
Yazar: Sinem Elkatip Hatipoğlu Giriş – Farkındalık Olarak Bilinç Bazı kelimeler neredeyse o kelimeyi kullanan kişi sayısı kadar anlam içerir. Bilinç de bu kelimelerden biridir. “Hasta bilincini kaybetti mi?” “Çok bilinçli bir insan.” “Bilinçaltından geliyor bu korkuların!” Bu örneklerde bilinç kelimesiyle kastedilenler farklıdır ama farkındalık kavramı üzerinden ortak bir payda bulmak mümkündür. Aşağıdaki cümlelerin anlam…