Dosya


01 Şubat 2018

İnsanlık tarihine veyahut bilimlerin tarihine dair dönemlendirme yapmak daima çok güç ve aynı zamanda da risklidir. Yapılan her dönemlendirme belirli ölçüde keyfîlikle maluldür, üstelik bu keyfîlik kaçınılmazdır. Her dönemlendirme yapan, tarihteki sayısız olay ve olgulardan bir kısmını seçmek ve diğer tüm olay ve olguları bu seçilenler ışığında yorumlamak durumundadır. Bu keyfî mazur kılabilecek yaklaşım ise,…

29 Ocak 2018

İnsanların ve toplumların farklılaşmasındaki ve birbiriyle öteki olarak karşılaşmasındaki önemli etkenlerden birisi, dinlerin çokluğudur. Günümüzde küreselleşme ile birlikte farklı dinlerden ve farklı dinlerin müntesiplerinden haberdar olmak, onlarla karşılaşmak oldukça yoğun olarak yaşanan bir durum olsa da insanlık tarihi boyunca dinî çeşitlilik veya dinlerin çokluğu bir vaka olagelmiştir. Kur’an’da ilk insanın aynı zamanda ilk peygamber olduğu…

13 Kasım 2017

1. Giriş 1887’de gerçekleştirilen meşhur Michelson–Morley deneyi ışığın yer kürenin hareketiyle aynı doğrultuda ilerlerken de, yer küreye dik olarak ilerlerken de aynı hızda ilerlediğini kanıtladı. Bu beklenmedik sonuç sonunda Einstein’ın Görelilik Kuramını ortaya atmasına yol açacak etkili araştırmaları tetikledi. Böylece ışığın boşluktaki hızı evrende başka hiçbir şeyin ulaşamayacağı en yüksek hız olarak kabul edildi. Fotonlar…

06 Kasım 2017

Bir önceki makalede, el yazmalarının zaman ve mekân bakımından epeyce uzak insanlar arasında nasıl söyleşi aracı ve söyleşi sahnesi olduğunu açıklamıştım. Mesela 14. yüzyılda Semerkand’daki Teftâzânî, 12. yüzyılda yaşayan Nesefi’yle akîde hakkında bir söyleşiye girebilmişti. Ardından Hayâlî, Teftâzânî’yi 15. yüzyıl İstanbul’undan yanıtlamıştı. Öte yandan 17. yüzyılda Siyâlkûtî de söyleşiye Kuzey Hindistan’tan katılmıştı. 19. yüzyılda İbn…

01 Kasım 2017

İslam’ın başlangıcından beri Müslüman teologlar cennetin bu dünyada mı yoksa ahirette mi olduğuna dair tartışmışlardır. Benzer şekilde, Kilise Babalarından beri Hristiyan teologlar da aynı konuyu tartışa gelmiştir. Tartışmanın ana odağı İslam’da “öteki dünya” ya da ahiretin karşıtı olarak anlaşılan içinde yaşadığımız bu dünyanın, yani “şimdi ve burada”nın dünyasının, acaba cennetle herhangi bir bağının var olup…

29 Ekim 2017

İbnü’l-Vakt Olarak İnsan İnsanın geçmiş ve gelecekle ilişkisi «şu an»ın yitirilmesiyle birlikte başlayan bir süreçte oluşuyor. Muhakkikler insanı ibnü’l-vakt olarak tanımlamışlardı. İbnü’l-vakt olmanın ne anlama geldiği meselesini anlamamız, geçmiş ve gelecekle ilişkili temsil biçimlerimize de sirayet edeceği için hayati önemdedir. Kuşeyrî risalesinde “… Zira sufiler vakit için ‘iki zaman arası, yani geçmiş ve gelecek gibi…

26 Ekim 2017

Mesihçi düşünceye dair her yaklaşım gelecek meselesini de ciddi ciddi ele almalıdır. Çünkü mesihçi yaklaşım yalnızca bir kurtarıcının geleceğine dair umudun topraklarında var olabildiği için belirli bir geleceğin varlığının, bir umudun veya umutsuzluğun, gerçekleşme veya hüsranın olanak ve olanaksızlığına dair derin bir kavrayış da sağlar. Söz konusu bağlantının önemi, Gershom Scholem’in “Yahudilikteki Mesihçi Fikre Doğru”da…

23 Ekim 2017

İslam itikadını konu alan ve doğru anlaşılması için çaba sarf eden kelâm ilmi, insanın en önemli ihtiyacı olan inanmayı, onun yaratıcı ve diğerleri ile irtibatını dikkate alarak en sahih biçimde açıklamaya çalışır. Böylece varlık, bilgi ve değer ya da yaratıcı, tabiat ve insan arasında kulun dünyevi ve uhrevi kazanımlarını dikkate alan nitelikli bir bağ kurmaya…

20 Ekim 2017

Söz vermek dil ile insan arasındaki tuhaf ilişkiyi en bariz gösteren dil edimlerinden biri. Söylenilen her sözün bir ağırlığı vardır ve söyleyenini bağlar ancak söz vermek sanki bunlar arasında en ağır olanı gibidir çünkü sözü tutmanın ne kadar zor olduğunu hepimiz biliriz. Söz vermekle söze bağlanır ve onun çekim alanına gireriz, bilerek ve isteyerek kendimizi…

18 Ekim 2017

20. yüzyılın başında “Gelecek” tüm zamanı çekip çeviren, şimdi ve maziyi kendisine alet etmiş bir heyuladan farksızdı. İlerlemenin yegane dikkate ve yaşanmaya değer yaşam formu hâline gelişi modernliğin şiarlarından. Mazi, atılımdan atılıma koşulan bu yaşam tarzında eski ve doğası gereği yetersiz kalmış atılım denemelerinin yığıldığı alana dönüşürken, şimdiki zaman atılımı gerçekleştirmek için çok az vaktimizin…