Yazı Arşivi
Yazar: Marina McCoy* İmgelem (hayal) gücümüzün, hayatlarımıza farklı bakış açıları sunmak için günlük hayatta nasıl işlediğini düşünün. Herhangi bir günün akışı içinde, uzaklarda yaşayan bir akrabamı tekrar ziyaret edebileceğim zaman ne olacağını; şimdi toprağa ektiğim bir bitki çiçek açtığında çiçeklerin nasıl görüneceğini; dünya şu anki dünyamdan farklı bir siyasi düzene sahip olsa nasıl olacağını hayal…
Yazar: Dipesh Chakrabarty* Ekonomistleri bir yana bırakırsak – zaten çoğu, kendini sosyal bilimciden çok bilim insanı olarak görüyor– yorumlayıcı sosyal bilimler ve beşerî bilimler iklim değişikliği krizine karşılık vermede ekseriyetle ağır davrandılar, davranıyorlar. Bu durumun nedenini açıklamak zor olmasa gerek. Her şeyden evvel, iklim bilimcilerin seslerini siyasetçilere ve siyasete yön verenlere duyurması uzun zaman aldı….
Yazar: Ekrem Demirli Filozoflar açık ve anlaşılır kelimelerle şeyleri ve hadiseleri ifade edebilmeyi felsefenin hedefi sayarken herhangi bir kabiliyeti olmayan insanların da hitap kitlesi olduğu dinin sembollerle ve remizlerle konuştuğunu düşünmüşlerdi. Bu itibarla “din dili” denilen şey, gerçekte, burhanî anlatımın mukabilinde, dinin söylem tarzını dereceli anlama dönüştüren düşünceleri anlatır. Bu yönüyle başta Tanrı ve Ona…
Yazar: Adem Beyaz* 20. yüzyılın en etkin entelektüelleri arasında sayılan Dr. Sigmund Freud (1856-1939) ile Dr. Carl Gustav Jung (1875-1961) arasındaki doğrudan temas işte bu mektupla başladı. Dolaylı temas ise çok daha eskilere dayanır. 19. yüzyılın bitimine doğru Freud muazzam bir yalnızlığa mahkûm olmuştu. Kariyerinde hüsrana uğramış, umduğu gibi bir araştırmacı olamamış, üniversitede de bir…
Yazar: Rıdvan Özdinç „Bazan bir devletde ziyâdesiyle inhitat ve fütur emareleri zuhur etmişken tedâbir-i hekîmâne ile teceddüd edip tazelendiği vardır.” der Ahmed Cevdet Paşa. Tedâbir-i hekîmânenin ne olduğu ile ilgili Osmanlı ümera ve ulemasının uzun uzun kafa yordukları, eserler kaleme aldıkları vakidir. Tedbir kelimesinin felsefede yönetim, idare anlamlarına geldiği ve Aristo’nun ilimler tasnifinden beri amelî…
Yazar: İsa Akpınar Aşkın mebdei nedir? Genel kabul, aşkın tezahürünün “birdenbire”liği üzerinedir. Çoğu kez tek bir nazarın başlatmaya yettiği bu süreç, müşahedesi ve anlamlandırılması en zor hadiselerdendir. Her şeyden evvel bu hâlin ortaya çıkmasını hazırlayan sebeplerin teşhisi oldukça güçtür. Âşığın, aşkına sebep olarak göstereceği şeyler ise umumiyetle, klişe ifadelerin tekrarıyla yavanlığa ya da şairane sözlerle…
Yazar: Ahmet Özdinç Sıhhat u Maraz adlı eserinden tıbbi bilgiye hâkim olduğunu bildiğimiz 16. yüzyıl Türk şairlerinden Fuzûlî’nin değişimine işaret ettiği ve genel olarak insan tabiatı, karakteri, ya da huyu olarak ifade edilebilecek mizacın; biyolojik ve kalıtsal etkiyle mi yoksa sonraki deneyimlerden mi oluştuğu veya değiştiği sorusu erken dönemden bugüne filozof ve hekimlerin tartışma konuları…
Yazar: Selman Bayer İnsanın hikâyesinde sanatın etkisi epeydir tartışılıyor. Hikâyenin bütün kurgusunda pek görünmese de, temelinde gizlenen anlama olan etkisi ve yakınlığı reddedilemez. Bu yakınlığın zahiren uzaklık olarak tezahür ettiğini de kabul etmek elzem. Pek görünmeyen arada sezilen hatta sürekli varlığı sorgulanarak günahı alınan bir akrabanın hayati önemi ne kadarsa sanatın insanın hikâyesindeki önemi de…
Yazar: Semih Ceyhan* II. Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e geçiş sürecinde Türk modernleşmesi (asrîleşme) tartışmalarının merkez olgusu dinin ve biçimlendirdiği kurumların mahiyeti problemi idi. Tartışma masasının etrafında İslamcılık, Turancılık ve Batıcılık gibi farklı ideolojik bagajlara sahip münevverler ve âlimler konumlanır, bütün argümanlarını ve ülkülerini ortaya sererlerdi. Masa dışında kalmaya çalışan ve devrin akımlarından birine doğrudan akredite olmayan isimlerden…
Yazar: Mustafa Hakan Alvan Ayasofya-i Kebîr Cami-i Şerîf’ine gidildiğinde ilk göze çarpan ve mekânın bir İslam mabedi olduğunu hissettiren o eşsiz hat levhalarının hattatı, aynı zamanda bir musikişinas ve neyzen olan Kazasker Mustafa İzzet Efendi’yi tanıyalım. 1801’de Kastamonu’nun Tosya ilçesinde doğdu. Babası Bostanoğulları ailesinden Seyyid Mustafa Ağa’dır. Annesi, Kadiriyye tarikatının Rûmiyye kolunun piri İsmâil Rûmî’nin…